Midyatta
Korucunun tecavüzüne uğrayan kadın intihar etti!
Midyat
ilçesinde başına gelen tecavüz olayından sonra "Kimsenin
yüzüne bakacak halim kalmadı" diyen 20 yaşındaki Nurcan F.
av tüfeğiyle intihar etti. İki kez zorla kaçırılan Nurcan ve
ailesi, aralarında korucu A.İ'nin de olduğu kişiler hakkında suç
duyurusunda bulunmasına rağmen tecavüzcüler tutuklanmadı. Anne
Rıfa F, "Kızıma ne yaptılar bilmiyorum? Ama daha sonra
kızımı eve getirdiğimizde hep ağlıyordu. Benim kızımın
ölümünden aslında A. sorumludur. Kızım utancından kendini
öldürdü" dedi.
Türkiye'de
kadınların büyük bir bölümü maruz kaldıklarının en zor
açıklanan biçimi olan cinsel baskı, taciz ve tecavüzü topluma
hakim olan erkek egemen ve feodal değer yargıları, korku ve utanma
nedeniyle çoğu kez açıklayamıyor. Yaşadıkları travmayı
atlatamayan kimi kadınlar ise yaşadıklarının üstesinden
gelemediği için intihar ediyor. Mardin'in Midyat ilçesine bağlı
Hanlar (Xanika) köyünde ikamet eden 20 yaşındaki Nurcan F'nin
yaşadıkları ise bölgede yıllardır devlet ve erkek egemen
sistemin kadın bedeni üzerinde yarattığı tahribatın en bariz
örneği. Aralarında korucuların da olduğu kişilerce iki kez
kaçırılan ve tecavüze maruz kalan Nurcan, tüm toplumsal ön
yargıları göze alarak kendisine yaşatılanların failleri
hakkında suç duyurusunda bulunmasına rağmen, kadına yönelik
ayrımcı kararlarla gündemden düşmeyen idari ve yargı
mekanizmaları göz, kulak ve vicdanlarını kapatmaya devam ettiği
için intihar etti.
Suç
duyurusu sonuçsuz kaldı
2
Temmuz'da evinde bulunduğu sırada av tüfeğiyle intihar ettiği
iddia edilen Nurcan, kurtarılamayarak yaşamını yitirdi. Nurcan,
iki hafta önce Veli İnan tarafından kandırılarak, evlendirme
vaadiyle kaçırıldı. Kaçırılma olayında Veli İnan'a Yaşar
isimli bir kişinin daha eşlik ettiği belirtildi. Yaklaşık iki
hafta boyunca Veli İnan'ın Batman'da bulunan dayısının evinde
alıkonulan Nurcan, daha sonra Veli İnan'ın ablasının oturduğu
İdil ilçesine bağlı Karalar beldesine götürüldü. Bu esnada
kardeşini arayan Nurcan, kendisini kurtarması için aradığı,
aynı zamanda ikizi olan Muhittin F, Haberli (Basibrin) Jandarma
Komutanlığı'na başvurdu. Muhittin F, askerlerle birlikte
kardeşini kurtarırken, daha sonra hem Jandarma Komutanlığı hem
de İdil Cumhuriyet Savcılığı'na başvuruda bulunan ailenin, suç
duyurusu sonuçsuz kaldı. Aradan geçen bir hafta sonra Nurcan, bu
kez Kaşıkçı (Heskal) köyünde korucu olan 8 çocuk babası A. İ.
tarafından 1 Temmuz'da kaçılarak, tecavüze uğradığı iddia
edildi. Yaşananların üstesinden gelemeyen Nurcan, yaşamına
kıyarken, çocuklarının yaşadığı durumu yargıya intikal
ettiren ve davalarının takipçisi olacaklarını belirten Nurcan'ın
ailesi yaşananları DİHA'ya anlattı.
'Şikayetimize
rağmen kimse tutuklanmadı'
Muhittin
F, kardeşinin iki hafta önce Dolunay köyünde ikamet eden Veli
İnan isimli kişi tarafından kaçırılarak, Batman'da ikamet eden
dayısının evine götürüldüğünü söyledi. Muhittin F,
kaçırılan kardeşinin daha sonra telefonla kendisine ulaştığını
belirterek, "Telefonu açtığımda ağlama sesi duydum. Bana
'Kardeşim gel beni buradan al, kurtar beni' dedi. Ben de jandarmaya
gittim. Ve onu onların elinden kurtardık. Daha sonra karakola
geldik. İfademizi verdik. Bizi daha sonra savcılığa götürdüler.
Şikayetçi olmamıza rağmen savcı, Veli isimli şahsı
tutuklamadı. Bunun üzerine kardeşim Nurcan bana 'Neden
tutuklamıyorlar, beni kirlettiler. Ben davacıyım bunlardan'
diyordu. Daha sonra eve geldik" dedi. Muhittin F, olaydan sonra
1 Temmuz gecesi A. İ. isimli korucunun kardeşini 23.00'de telefonla
aradığını ve kendisine "Kim evde?" diye sorduğunu
kaydederek, şunları aktardı: "Kardeşim Nurcan herkesin
uyuduğunu söylüyor. Bu da arabayla geliyor. Onu kandırmaya
çalışıyor ve kendisine 'Seni sevgiline götüreceğim'
bahanesiyle zorla alıkoyarak, arabasıyla götürüyor. Daha sonra
kardeşime tecavüz ediyor. Aradan bir saat sonra annem kardeşimin
görünmediğini bana söyledi. Ben de telefondan en son aranan
numarayı aradım. Telefonla aradığımda A. isimli biri çıktı.
Ben de kendisine, 'Sen bu saatte aramışsın, kardeşimi sen
götürdün' dedim. Kendisi bunu kabul etmedi. Bu sefer kendisi beni
aradı. Ve muhtarı arayacağını söyledi. Muhtar kardeşimin
nerede olduğunu öğrendiğini söyledi ve beni gelip arabayla aldı.
Kardeşimin olduğu Dolunay köyüne gittik. Kardeşim oradaydı.
Beni köye götürdüklerinde arabaya kilitlediler. Yarım saat
geçtikten sonra muhtar kardeşimle beraber geldi. Kardeşimi arabaya
bindirildikten sonra, utanmasın diye onunla konuşmadım. Bizi eve
bıraktıktan sonra kardeşimle konuşmaya başladım."
'Kimsenin
yüzüne bakamayacak duruma getirdiler'
Kardeşi
Nurcan'a, "Benden utanma, çekinme. Başına ne geldiyse anlat
bize" dediğini belirten Muhittin F, kardeşinin, "Beni
sadece A. aradı. Yanında silah vardı. Beni zorla arabaya bindirdi.
Daha sonra Dolunay köyü yakınlarında bıraktı. Ben de korktum
orada bir eve sığındım" dediğini ifade etti. Muhittin F,
kardeşi Nurcan'ın kendisine en son, "Artık yaşamak
istemiyorum. Beni kirlettiler. Şikayetçi olmamıza rağmen kimse
tutuklanmadı. Dün yaşanan olaydan sonra kimsenin yüzüne
bakamayacak duruma geldim. Davamı istiyorum. Artık yaşamak
istemiyorum" dediğini söyledi. Sabah saatlerinde cezaevindeki
ağabeyi ile telefonla konuştuğu sırada silah sesinin geldiğini
aktaran Muhittin F, odaya gittiğinde kardeşinin intihar ettiğini
gördüğünü söyledi. Muhittin F, kendilerine bunu yaşatanlardan
şikayetçi olduğunu ve davalarının takipçisi olacaklarını
kaydederek, aralarında A., Yaşar, Veli, Veli'nin dayısı ve
ablasından da bulunduğu şahıslardan şikayetçi olduklarını
dile getirdi.
Anne
Fidan: Kızımın ölümünden A. sorumludur
Anne
Rıfa F, ise gözleri yaşlı bir şekilde, "Gece geç saatlerde
bir araç evimizin önüne geldi. Kızımı araca zorla bindirip
götürdü. Kızıma ne yaptılar bilmiyorum. Ama daha sonra kızımı
eve getirdiğimizde hep ağlıyordu. Hiçbir şey söylemiyordu.
Utanıyordu. Benim kızımın ölümünden aslında A. sorumludur.
Kızım utancından kendini öldürdü" dedi
No comments:
Post a Comment