ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye’den de sorumlu olacak yeni bakan yardımcısı Victoria Nuland, Senato ifadesinde Türkiye’ye demokratik değerler ve yeni Anayasa konusunu telkin etmeye devam edeceklerini söyledi. Senatör Murphy de “Başbakan Erdoğan’ın Türk halkının beklentisinin ötesinde bir ölçüde kontrolünü devam ettirmesine yarayacak şekilde Anayasa’yı yeniden düzenlemeye çalışması ihtimalinden rahatsız olmalıyız” dedi.
ABD Başkanı Barack Obama’nın, Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcılığına atadığı Victoria Nuland’ın, ABD Senatosu Dışişleri Komisyonu’nda verdiği ifadede Türkiye de konuşuldu. Ve Gezi protestolarında Türk Hükümeti’nin göstericilere sert müdahalesinin hatırlatılması üzerine eski Bakanlık Sözcüsü Nuland, “Toplanma, ifade özgürlükleri ve gazetecilerin korunmasının, ülkeyi güçlendiren kökten demokratik değerler olduğunu Türk Hükümeti’ne söylemeye devam edeceğiz” dedi.
DEMOKRAT SENATÖR SORDU
Demokrat Partili Chris Murphy’nin başkanlık ettiği oturumda, Türkiye sorusunu da Nuland’a Murphy yöneltti. Connecticut Senatörü, özellikle İstanbul’daki gösterilerde hükümetin sert müdahalesi ve basın özgürlüğü sorunlarına karşı ABD’nin ne tür girişimlerde bulunduğunu öğrenmek isteyince Nuland şunları söyledi:
“Türkiye ilişkilerimiz sizin de bildiğiniz gibi kesinlikle kritik. Sadece Avrasya bölgesinde değil, dünyanın her yerinde, Ortadoğu’da, Kuzey Afrika’da, özellikle Suriye’de. Bu kadar yoğun ve düzenli bir ilişkimiz olduğundan, Bakan Kerry Türkiye’yi birçok kez (üç kere) ziyaret etti. Başkan Obama, Başbakan Erdoğan ile düzenli olarak görüşüyor. Türkiye’nin demokrasi yoluyla ilgili endişelerimiz olduğunda çok açık ve net konuşuyoruz. Bunu bütün seviyelerde yapıyoruz. Çünkü Türkiye’nin demokrasisi ve bunu güçlendirmesi sadece bir NATO müttefiki olarak Türkiye’nin kendisi için önemli değil. Müslüman çoğunluklu bir nüfus olarak, Türkiye’nin demokrasisine dünya genelindeki, aynı zamanda hem İslami hem demokratik olmak için ilham alan bölgedeki diğer ülkelerce de bakılıyor. Bu nedenle toplanma, ifade özgürlükleri ve gazetecilerin korunmasının, ülkeyi güçlendiren kökten demokratik değerler olduğunu Türk Hükümeti’ne söylemeye devam edeceğiz. Türk Hükümeti’nin ülkedeki Anayasa’yı gözden geçirmesi çerçevesinde de, bu konuların zayıflatılmasını değil güçlendirilmesini telkin ediyoruz.”
RAHATSIZ OLMALIYIZ
Senatör Murphy bunun üzerine ABD Yönetimi’nin Anayasa konusundaki Türkiye’ye yaptığı telkinleri devam ettirmesi gerektiğini söyledi. Ve ardından, “Başbakan Erdoğan’ın Türk halkının beklentisinin ötesinde bir ölçüde kontrolünü devam ettirmesine yarayacak şekilde Anayasa’yı yendien düzenlemeye çalışması ihtimalinden rahatsız olmalıyız” diye konuştu.
KIBRIS’TA ŞANS VAR
Oturuma 2016’da Cumhuriyetçilerin başkan adayı olacağı konuşulan Florida Senatörü Marco Rubio’ya dış politika danışmanlığı veren kocası Robert Kagan ve oğluyla gelen Nuland, Senato ifadesindeki açılış konuşmasında da ağırlık vereceği konulardan bahsederken Kıbrıs’ı da saydı ve “Bugün Kıbrıs’ın 40 yıllık bölünmesini ele almak için değişen tutum va şartlardan yararlanabileceğimiz gerçek bir şansımız var” diye konuştu. New Hampshire Senatörü Jeanne Shaheen ise geçen sene Türkiye’ye yaptığı bir seyahatte Fener Rum Patrikhanesi’ne yaptığı ziyareti hatırlatarak bölgede Kıbrıs’la ilişkili sorunların nasıl çözülebileceğini sorunca Nuland Kıbrıs Rum Kesimi’nin yaşadığı ekonomik kriz ve adanın açıklarında bulunan doğalgaz kaynaklarına atıfta bulundu. Kıbrıs’ta değişen tutum ve şartlardan faydalanmak için gerçek bir şans olduğunu tekrarlayıp, “Kıbrıs açıklarında bulunan doğalgaz, iki bölgeli, iki toplumlu federasyona dayalı bir çözüme ulaşılmasında güçlü bir motivasyon. Kıbrıs’ın tekrar refaha kavuşması Avrupa için de hayati bir konu” dedi.
BİNGAZİ SORULARI
Nuland en son, 11 Eylül 2011’de Libya Bingazi’de gerçekleşen ve aralarında ABD’nin Libya Büyükelçisi Chris Stevens’ın da olduğu dört Amerikalı’nın ölümüyle sonuçlanan saldırı sonrası CIA’nin olayla ilgili hazırladığı basın açıklaması başlıklarını değiştirmekle suçlanmıştı. Nuland, ifadesinde bu konuda sorulan sorulara da yanıt verdi ve “Ben politika oluşturma değil, iletişimden sorumluydum. Konuyla ilgili rapor ettiğim kişilerin kaygılarını ilettim” dedi.
DEMOKRAT SENATÖR SORDU
Demokrat Partili Chris Murphy’nin başkanlık ettiği oturumda, Türkiye sorusunu da Nuland’a Murphy yöneltti. Connecticut Senatörü, özellikle İstanbul’daki gösterilerde hükümetin sert müdahalesi ve basın özgürlüğü sorunlarına karşı ABD’nin ne tür girişimlerde bulunduğunu öğrenmek isteyince Nuland şunları söyledi:
“Türkiye ilişkilerimiz sizin de bildiğiniz gibi kesinlikle kritik. Sadece Avrasya bölgesinde değil, dünyanın her yerinde, Ortadoğu’da, Kuzey Afrika’da, özellikle Suriye’de. Bu kadar yoğun ve düzenli bir ilişkimiz olduğundan, Bakan Kerry Türkiye’yi birçok kez (üç kere) ziyaret etti. Başkan Obama, Başbakan Erdoğan ile düzenli olarak görüşüyor. Türkiye’nin demokrasi yoluyla ilgili endişelerimiz olduğunda çok açık ve net konuşuyoruz. Bunu bütün seviyelerde yapıyoruz. Çünkü Türkiye’nin demokrasisi ve bunu güçlendirmesi sadece bir NATO müttefiki olarak Türkiye’nin kendisi için önemli değil. Müslüman çoğunluklu bir nüfus olarak, Türkiye’nin demokrasisine dünya genelindeki, aynı zamanda hem İslami hem demokratik olmak için ilham alan bölgedeki diğer ülkelerce de bakılıyor. Bu nedenle toplanma, ifade özgürlükleri ve gazetecilerin korunmasının, ülkeyi güçlendiren kökten demokratik değerler olduğunu Türk Hükümeti’ne söylemeye devam edeceğiz. Türk Hükümeti’nin ülkedeki Anayasa’yı gözden geçirmesi çerçevesinde de, bu konuların zayıflatılmasını değil güçlendirilmesini telkin ediyoruz.”
RAHATSIZ OLMALIYIZ
Senatör Murphy bunun üzerine ABD Yönetimi’nin Anayasa konusundaki Türkiye’ye yaptığı telkinleri devam ettirmesi gerektiğini söyledi. Ve ardından, “Başbakan Erdoğan’ın Türk halkının beklentisinin ötesinde bir ölçüde kontrolünü devam ettirmesine yarayacak şekilde Anayasa’yı yendien düzenlemeye çalışması ihtimalinden rahatsız olmalıyız” diye konuştu.
KIBRIS’TA ŞANS VAR
Oturuma 2016’da Cumhuriyetçilerin başkan adayı olacağı konuşulan Florida Senatörü Marco Rubio’ya dış politika danışmanlığı veren kocası Robert Kagan ve oğluyla gelen Nuland, Senato ifadesindeki açılış konuşmasında da ağırlık vereceği konulardan bahsederken Kıbrıs’ı da saydı ve “Bugün Kıbrıs’ın 40 yıllık bölünmesini ele almak için değişen tutum va şartlardan yararlanabileceğimiz gerçek bir şansımız var” diye konuştu. New Hampshire Senatörü Jeanne Shaheen ise geçen sene Türkiye’ye yaptığı bir seyahatte Fener Rum Patrikhanesi’ne yaptığı ziyareti hatırlatarak bölgede Kıbrıs’la ilişkili sorunların nasıl çözülebileceğini sorunca Nuland Kıbrıs Rum Kesimi’nin yaşadığı ekonomik kriz ve adanın açıklarında bulunan doğalgaz kaynaklarına atıfta bulundu. Kıbrıs’ta değişen tutum ve şartlardan faydalanmak için gerçek bir şans olduğunu tekrarlayıp, “Kıbrıs açıklarında bulunan doğalgaz, iki bölgeli, iki toplumlu federasyona dayalı bir çözüme ulaşılmasında güçlü bir motivasyon. Kıbrıs’ın tekrar refaha kavuşması Avrupa için de hayati bir konu” dedi.
BİNGAZİ SORULARI
Nuland en son, 11 Eylül 2011’de Libya Bingazi’de gerçekleşen ve aralarında ABD’nin Libya Büyükelçisi Chris Stevens’ın da olduğu dört Amerikalı’nın ölümüyle sonuçlanan saldırı sonrası CIA’nin olayla ilgili hazırladığı basın açıklaması başlıklarını değiştirmekle suçlanmıştı. Nuland, ifadesinde bu konuda sorulan sorulara da yanıt verdi ve “Ben politika oluşturma değil, iletişimden sorumluydum. Konuyla ilgili rapor ettiğim kişilerin kaygılarını ilettim” dedi.
No comments:
Post a Comment