Taksim Dayanışması üyelerine ve Gezi Parkı eylemcilerine gözaltında kötü muamele edildiği, psikolojik işkence yapıldığı ve Dayanışma Koordinasyon Sorumlusu Ongun Yücel'in dövüldüğü öğrendi.

Takism Dayanışması üyelerinin de aralarında bulunduğu 50 kişi geçen hafta Gezi Parkıeyleminde gözaltına alınmış Dayanışma üyeleri “örgüt” suçlamasıyla mahkemeye tutuklanma talebiyle sevkedilmişti. Dayanışma'nın sözcülerinden Mücella Yapıcı gözaltında yaşadığı tacizi anlatmıştı. Gözaltında yaşananların sadece “taciz”den ibaret olmadığı anlaşıldı. 

Yurt Gazetesi’nin Onur Kemal Özgül imzasıyla verdiği habere göre; gözaltına alınanlardan biri olan Taksim Dayanışması Kordinasyon Sorumlusu Ongun Yücel İstanbul Vatan'daki Emniyet Müdürlüğü'nde parmak izi alınmasına karşı çıktı. Yücel parmak izi almak isteyen polise, “Ehliyeti olan, pasaportu olan, askerlik yapanvatandaşların parmak izi zaten sizde mevcut. Benim de ehliyetim ve sizde parmak izim bulunmaktadır. Bu sebepten dolayı sizin tekrar parmak izi almanıza gerek yoktur” diye karşılık verdi.

Peki polisler bu sözlere ne yanıt verdi? Yücel anlatmaya devam etti: 

"Polisler parmak izi alınmasının kanun çerçevesinde olduğunu, eğer kendi rızamla parmak izi vermemem durumunda zorla parmak izi alacaklarını söylediler."

7-8 SİVİL POLİS... 

Nezarethaneden alınarak başka bir odaya götürüldüğünü belirten Yücel odada 7-8 tane sivil giyimli şahsın olduğunu ifade etti. Polislerin parmak izi almak istediklerini tekrarlamaları üzerine Yücel ''Ben parmak izi vermiyorum'' diyerek ısrarını sürdürdü.

POLİS KAMERASINDA VAR

Bu konuşmanın ardından kendisini darp etmesiyle yerde bulduğunu belirten Yücel, bir polisin boynuna bastırdığını, bir polisin sırtına bastığını ve bir ya da iki polisin ayaklarına bastırdığını anlattı. Parmak izi alındığı sırada polisin orantısız ve gereksiz güç gösterdiğini, yerdeyken bile darp edildiğini söyleyen Yücel, polislerin tekrar nezarethaneye götürürken bile dövdüğünü iddia etti. 

Polislerin olayı kameraya çektiğini, Adli Tıp’tan da darp raporu aldığını, raporunda darp cebir izi olduğunu belirten Yücel Adli Tıp’ın yanı sıra Haseki Hastanesi'nde de böyle bir raporun tutulduğunu beyan etti.

ADLİYEDE DE PSİKOLOJİK İŞKENCE

Emniyet nezarhanesinde havalandırmanın çalışmadığı, nezarethanelerde, 10 kişi kaldıklarını ifade eden Ongun Yücel,“Günlük istihkakımız olan 1 litre su bile bize verilmedi” dedi. 

Götürüldükleri Çağlayan Adliyesi'nde de polisin psikolojik işkencesine devam ettiğini öne süren Yücel, adliyenin nezarethanesinde 41 kişi olduklarını ifade etti, bu ortamda bile havalandırmanın açılmadığını, terlerinden yerin bile ıslandığını kaydetti. Yücel, pazartesiden itibaren bu konunun takipçisi olacağını ve gerekli davaları açacağını söyledi.

Haber Kaynağı: Gazetecileronline.com