Lice Olayı ve Barış Süreci ile ilgili açıklamamız:
BGST Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu
Barış sürecinin sonuçları bundan sonra Türkiye’nin nasıl bir yola gireceğinin de göstergesi olacaktır. Hükümetin başlatmış olduğu barış sürecini en başından beri desteklemiş şunu ısrarla belirtmiştik; “Kalıcı ve sahici bir barış açısından risk taşıyan anti-demokratik uygulamalar ortadan kaldırılmalı; Türkiye toplumunun her kesimden gelen bu büyük barış arzusuna, ülkemizin demokratikleşmesi eşlik etmeli. Ve ekliyoruz: Kalıcı barışın yolu Demokratik Türkiye'den, yani demokratik bir anayasadan geçiyor!” Demokratik haklarını kullanmak isteyen Türkiye halklarının üzerine polis ve jandarmayı saldırtarak, insanların ölmesine ve yaralanmalarına neden olarak, Kürt illerini karakol ve kalekollarla donatarak, halka şiddet uygulayan görevlileri koruyarak, ne barışa ne de demokratik bir Türkiye’ye ulaşabiliriz. PKK’nin çekilmeye başlamasıyla birlikte Kürt bölgelerinde birçok karakol ve kalekol yapılmaya başlanmıştır, bu durum bölgede barış süreciyle ilgili bir güvensizlik yaratmakta ve süreci provokasyona açık bir hale getirmektedir. Lice’de, Kürt illerine yapılan karakolları protesto etmek için, bölgelerinde yapılmakta olan karakol ek binasına yürüyen halkın üstüne ateş açılmış bir insanımız hayatını kaybetmiş, on insanımız ise yaralanmıştır. Olayın sorumlularının derhal yargı önüne çıkarılmasını bekliyor, bu elim saldırıyı kınıyoruz.
Devletçi, otoriteryan Türk İslam anlayışıyla barışı da demokrasiyi de kurmamız imkânsız görünüyor. Hükümetin bir an önce KCK tutuklularını salıvermesini, demokratikleşmenin önünü açacak adımları acil olarak atmasını, demokratik haklarını kullanan insanlara şiddet kullanma yolunu terk etmesini, halka şiddet kullanan ve bu emirleri verenleri bir an önce yargı önüne çıkarmasını bekliyoruz.
Lice Olayı ve Barış Süreci ile ilgili açıklamamız:
BGST Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu
Barış sürecinin sonuçları bundan sonra Türkiye’nin nasıl bir yola gireceğinin de göstergesi olacaktır. Hükümetin başlatmış olduğu barış sürecini en başından beri desteklemiş şunu ısrarla belirtmiştik; “Kalıcı ve sahici bir barış açısından risk taşıyan anti-demokratik uygulamalar ortadan kaldırılmalı; Türkiye toplumunun her kesimden gelen bu büyük barış arzusuna, ülkemizin demokratikleşmesi eşlik etmeli. Ve ekliyoruz: Kalıcı barışın yolu Demokratik Türkiye'den, yani demokratik bir anayasadan geçiyor!” Demokratik haklarını kullanmak isteyen Türkiye halklarının üzerine polis ve jandarmayı saldırtarak, insanların ölmesine ve yaralanmalarına neden olarak, Kürt illerini karakol ve kalekollarla donatarak, halka şiddet uygulayan görevlileri koruyarak, ne barışa ne de demokratik bir Türkiye’ye ulaşabiliriz. PKK’nin çekilmeye başlamasıyla birlikte Kürt bölgelerinde birçok karakol ve kalekol yapılmaya başlanmıştır, bu durum bölgede barış süreciyle ilgili bir güvensizlik yaratmakta ve süreci provokasyona açık bir hale getirmektedir. Lice’de, Kürt illerine yapılan karakolları protesto etmek için, bölgelerinde yapılmakta olan karakol ek binasına yürüyen halkın üstüne ateş açılmış bir insanımız hayatını kaybetmiş, on insanımız ise yaralanmıştır. Olayın sorumlularının derhal yargı önüne çıkarılmasını bekliyor, bu elim saldırıyı kınıyoruz.
Devletçi, otoriteryan Türk İslam anlayışıyla barışı da demokrasiyi de kurmamız imkânsız görünüyor. Hükümetin bir an önce KCK tutuklularını salıvermesini, demokratikleşmenin önünü açacak adımları acil olarak atmasını, demokratik haklarını kullanan insanlara şiddet kullanma yolunu terk etmesini, halka şiddet kullanan ve bu emirleri verenleri bir an önce yargı önüne çıkarmasını bekliyoruz.
BGST Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu
Barış sürecinin sonuçları bundan sonra Türkiye’nin nasıl bir yola gireceğinin de göstergesi olacaktır. Hükümetin başlatmış olduğu barış sürecini en başından beri desteklemiş şunu ısrarla belirtmiştik; “Kalıcı ve sahici bir barış açısından risk taşıyan anti-demokratik uygulamalar ortadan kaldırılmalı; Türkiye toplumunun her kesimden gelen bu büyük barış arzusuna, ülkemizin demokratikleşmesi eşlik etmeli. Ve ekliyoruz: Kalıcı barışın yolu Demokratik Türkiye'den, yani demokratik bir anayasadan geçiyor!” Demokratik haklarını kullanmak isteyen Türkiye halklarının üzerine polis ve jandarmayı saldırtarak, insanların ölmesine ve yaralanmalarına neden olarak, Kürt illerini karakol ve kalekollarla donatarak, halka şiddet uygulayan görevlileri koruyarak, ne barışa ne de demokratik bir Türkiye’ye ulaşabiliriz. PKK’nin çekilmeye başlamasıyla birlikte Kürt bölgelerinde birçok karakol ve kalekol yapılmaya başlanmıştır, bu durum bölgede barış süreciyle ilgili bir güvensizlik yaratmakta ve süreci provokasyona açık bir hale getirmektedir. Lice’de, Kürt illerine yapılan karakolları protesto etmek için, bölgelerinde yapılmakta olan karakol ek binasına yürüyen halkın üstüne ateş açılmış bir insanımız hayatını kaybetmiş, on insanımız ise yaralanmıştır. Olayın sorumlularının derhal yargı önüne çıkarılmasını bekliyor, bu elim saldırıyı kınıyoruz.
Devletçi, otoriteryan Türk İslam anlayışıyla barışı da demokrasiyi de kurmamız imkânsız görünüyor. Hükümetin bir an önce KCK tutuklularını salıvermesini, demokratikleşmenin önünü açacak adımları acil olarak atmasını, demokratik haklarını kullanan insanlara şiddet kullanma yolunu terk etmesini, halka şiddet kullanan ve bu emirleri verenleri bir an önce yargı önüne çıkarmasını bekliyoruz.
No comments:
Post a Comment