Wednesday, June 26, 2013

Aylin Nazlıaka

CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, Başbakanın tüm konuşmalarında dile getirdiği halde kanıtlayamadığı ZD olayını Meclis'e taşıdı.

Nazlıaka, konuyla ilgili verdiği soru önergesinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin Gezi Parkı eylemlerini TRT Haber'deki konuşmalarına ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ifadelerine yer vererek, Hiçbir vatandaşımızın şiddete maruz kalması, hele ki bir kadının tercihleri nedeniyle şiddete maruz kalması kabul edilebilecek bir durum değildir. Ama yaşanmamış bir olayı, yaşanmış gibi göstermek, bunu yaparken toplumumuzun inanç, gelenek ve göreneklerini, kutsallarını, annelik gibi ulvi bir duyguyu kullanmak, farklı düşüncedeki vatandaşlarımız arasında kin ve nifak tohumları ekmek bir o kadar tehlikeli ve kabul edilemeyecek bir durumdur. Sayın Başbakan ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı tarafından da ifade edilen bu iddiaya ilişkin delillerin bir an önce açıklığa kavuşturulması hükümetin görevi olduğu kadar böyle bir olay yoksa bununda ortaya çıkartılması da hükümetin görevi ve sorumluluğudur" dedi.

Nazlıaka, şu soruları sordu:

Sayın Başbakan ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı tarafından da dile getirilen edilen olayla ilgili olarak elde edilen görüntü ve bulgular nelerdir? MOBESE kayıtları var mıdır? Yoksa bu olay saldırı ve tacize uğradığını ifade eden "ZD"'nin iddialarına mı dayanmaktadır?


Olayın meydana geldiği bölge ve buraya bağlanan yollarda kaç MOBESE kamerası vardır? 

Olayın meydana geldiği bölgede, söz konusu tarihte, üzerleri çıplak, elleri deri eldivenli, başlarında tuhaf bantlı 70-100 kişilik bir grup tespit edilmiş midir? Kaç kişi hakkında konuyla ilgili hukuki işlem başlatılmıştır? MOBESE ve çevredeki işyerlerinin kameraları, yoğun güvenlik önlemleri düşünüldüğünde böyle bir grubun olayın meydana geldiği bölgeye fark edilmeden ulaşması mümkün müdür? Böyle bir olay yaşandıysa bu kişilerin halen serbest olması bir güvenlik zafiyetini ortaya koymaz mı?

Meydana gelen olayın toplumda yaratacağı infial ortadadır. Bu kadar ciddi bir konunun Sayın Başbakan ve bir bakan tarafından kamuoyu ile paylaşılması için elde görüntü, doktor raporu ve somut bilgilerin olması gerekmez mi? Bu görüntü, rapor ve bilgiler adli makamlara iletilmiş midir?


Böyle bir olayın gerçek olduğu delillerle ispatlanamaması durumunda Sayın Başbakan ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı halkımızdan ve Gezi Parkı göstericilerinden özür dileyecek midir

No comments:

Post a Comment